Herakleitos b.Blosom

MÖ 540-480

 

         Ephesos'lu. Soylu bir Aile’nin, -Blosom’un- Büyük Oğlu’ydu. Büyük Oğul’a kalan Kral Naibliği’ni küçümseyerek Kardeş’ine bıraktı. Yurd’unda Rejim değiştirecek Kadar Güçlü’ydü. MelankomasTiranlık’ı Demokrasi’ye bırakması için kandırdı. Ama Demokrasi de Hoşuna gitmedi ve Yalnızlığı yeğleyerek bir Köşe’ye çekildi. Efesliler kendisinden Yasalar yapmasını istedikleri Zaman Karşılık bile vermemiş onlara.

         Bir Gün   Artemis Tapınağı’nda Çocuklar’la Aşık oynuyormuş. Kendisine Şaşkınlıkla bakanlara: ‘Ne şaşırdınız Reziller’, demiş, ‘Sizinle birlikte Devlet’i yönetmek daha mı iyi sanki? ‘

         Deneydışı Filosofi’nin Önemli Düşünürü Kabul edilir. Çağdaşları O’nu anlayamadıkları için Karanlık[1]  Adını taktılar.

         Sokrates (ö.399), O’nun Eserini okuyan  Euripides'e şöyle der: ‘Anladıklarım Çok Güzel, öyle sanıyorum ki anlamadıklarım da.   Herakleitos'un Derinliğine inebilmek için Delos’lu bir Dalgıç gerekiyor.'

         ‘Varlık bir Şey değildir, Oluş Herşey’dir’, der. Evren, Yaratma’yla Yokolma’nın Sonsuz’a kadar birbirini kovalamasıdır. Herşey ancak Karşıtlarının Kavgası’ndan doğar. Yenilmesi gereken Kötülük olmazsa onu yenebilen Erdem de olamaz.  Nasıl Toprak, Su’yun Ölümünü yaşıyorsa öylece Erdem Kötülüğün, Kötülük Erdem’in Ölüm’ünü yaşamaktadır. İyilik yok olan Kötülük, Kötülük yok olan İyilik’tir. Kötülüksüz İyilik, İyiliksiz Kötülük olamayacağına göre, Kötülük biraz İyilik, İyilik de biraz Kötülük demektir. [2]

         Herakleitos’a göre Doğa’nın Arkhe’si Ateş’tir[3]. Bu Madde Sonsuzca Hareket ve Değişme Gücü’ne Sahip’tir. O buna Logos dedi.

         Stoa Okulu O’ndan Yola çıktı. Logos Öğretisi de Stoa Aracılığı’yla Hristiyanlık’a geçti. Goethe (ö. 1832), Hölderlin (ö.1843), Nikolaus, Bergson (ö.1941) da O’ndan çok şey var’dır.

Nietzsche (ö.1900) şöyle der: ‘ Dünya’ya her zaman Gerçek gerekecek, öyleyse her zaman Herakleitos gerekecek.‘

Hegel (ö. 1831) şöyle der: ‘Herakleitos’un Lojiğime almadığım Tek Sözü yoktur.’

         ‘Bütün Şeyler’den bir Şey, bir Şey’den bütün Şeyler’, der. ‘Benim değil, Logos'un Sesi’ni duyduktan sonra Bütün Şeyler’in bir Tek Şey olduğunu söylemek Bilgelik’tir. Bütün’le Bütün olmayan, Birlik olan’la İkilik olan, Anlaşma ve Anlaşmazlık, Bütün Şeyler’den bir Şey ve bir Şey’den Bütün Şeyler Logos’ta birleşirler’, der.  [4]

         ‘Gündüz Gece, Kış Yaz, Savaş Barış, Tokluk Açlık, Pyr’’in Tütsülük Buharlar’la bir araya gelince her birinin Kokusuna göre adlanması gibi, başkalaşıp değişir. Aynı Şeyler Taşayan’la Ölmüş, Uyanık’la Uyuyan, Genç’le Yaşlı. Çünkü bunlar, değişince Ötekiler’dir ve Ötekiler değişince de bunlardır. Ölümsüzler, Ölümlüler, Ölümlüler Ölümsüzler’dir, çünkü bunların Hayat’ı onların Ölüm’ü, onların Hayat’ı da bunların Ölüm’üdür. Soğuk ısınır, Sıcak soğur, Yaş kurur, Kuru nemlenir. Birbirine karşı olan birlikte giden, birbirinden ayrılanlardan en Güzel Harmonia. Görünmez Uyarlık Görünen’den daha Güçlü’dür. Kendinde İkilik olan Şey’in Logos’ta nasıl uyuştuğunu anlamazlar, ters yana dönen Harmoni Yay’la Lyra'da olduğu gibi. Yayın adı Hayat’tır, İşiyse Ölüm. Ama Polemus  [5] ortaklaşa ve Herkes için olduğunu ve her şey’in Kavga’ya ve Zorunluğa göre olduğunu bilmek gerek. Polemos bütün Şeyler’in Babasıdır, bir Takımlarına Tanrı olduğunu bildirir, bir Takımlarına İnsan, bir Takımlarını Köle yapar, bir Takımlarını Hür. Karma İçki’de de katılanlar, karıştırılmayınca birbirinden ayrılırlar. [6]

         Değişme’den  kalan Tek Şey Logos’tur. Logos, Herşey’in Nedeni olan Tanrıca bir Evren Yasası’dır.

         Logos nedir?  Grekçe’den başka Dile Çevrisi  Zor. Söz, Anlam, Düşünce, Akıl Anlamlar’ının hepsini birden içerir. Sonsuz’dan gelen, Sonsuz’a giden Logos, kendini Karşıtlıklar ve Çelişmeler’le vermektedir. Logos, bu Karşıtlıklar ve Çelişmeler’le Sürekli olarak gelişir ve serpilir. Ama Bütün bu Çelişmeler’in ve Karşıtlıklar’ın içinde bir ve Değişme’den kalır. Kendi kendimi araştırdım. [7]

         Logos Evren’in en Büyük Gücü’dür: Blosom Oğlu Ephesos’lu Herakleitos der ki: ‘Öğreti’nin ne demek olduğunu anlamak için İnsanlar, Logos’un Sonsuz olduğu kadar Sonsuz olarak anlayışsız olacaklar, duymadan önce de, duyduktan sonra da. Çünkü Herşey bu Logos'a Uygun olduğu ve kendileri de her An bunu denemekte oldukları halde Denemesizler’e benzerler. İnsanlar uyanıkken yaptıklarının farkında değillerdirler, tıpkı Uyku’dayken olanları unuttukları gibi. Düşünce, İnsanlar’ın Hepsinde ortaklaşadır. Ortaklaşa olan Şey’e uymalıdır. Ama Logos Ortaklaşa olduğu halde Çokluk [8] kendilerine Özgü Düşünceler’i varmış gibi yaşar. Nasıl Pyr’e yaklaştırılan Kömürler başkalaşarak ateşlenirler ve uzaklaştırılarak kömürleşirlerse Ruh’umuz da Ortaklaşa olan’ın ardından gitmekle Logos'dan Pay alır, ardından gitmezse Logos'suz kalır. Akıl’la konuşmak isteyenler, herkeste Ortaklaşa olan’la kendilerini güçlendirmelidirler, tıpkı Yasa’yla Kent gibi ve çok daha Güçlü olarak. Çünkü İnsanlar’ın Bütün Yasaları bir Tek Yasa’dan beslenirler. Çünkü bu Biricik Yasa Egemenliğini dilediği kadar genişletebilir, Herkes ve Herşey’e yettiği gibi artar bile. En çok ve Sürekli olarak bir arada bulundukları Şey olan Logos'la bile Çoklar anlaşamıyorlar ve her Gün karşılaştıkları Şeyler onlara Yabancı geliyor. Güven olmayınca Logos, tanımanın Elinden kurtulur. İçlerinden ne kadar çoğu bunlarla karşılaşsa da Çoklar böyle Şeyleri düşünmezler, öğrenseler de tanımazlar. Fakat kendilerine öyle görünürler. En inanılırın tanıyıp bildiği, saklayıp koruduğu öyle görünen Şeyler’dir. Ama hiç kuşku yok ki Hak Tanrıçası Yalanlar’ın Uydurucularını ve Tanıklarını yakalatacaktır. Ne dinlemesini ne de konuşmasını bilen Kişiler, işittikten sonra anlayışsızdırlar, Sağırlar’a benzerler, Varlıklar’ıyla Yokluklar’ı birdir Sözü bunu onlara ispatlar. [9]

         ‘Varlık Yokluk’u, Yokluk Varlığı doğurur. Varlık ve Yokluk, Olmak ve Olmamak, Yaşamak ve Ölmek bir ve aynı Şeyler’dir. Bunlar aynı Şey olmasaydılar değişerek birbirleri olamazlardı, Yokluk Varlık’a, Varlık Yokluk’a, Ölüm Hayat’a ve Hayat Ölüm’e geçemezdi. Daire Çemberi içinde Başlangıç ve Son aynı yerde birleşirler. Keçeci Mengenesi’nin Doğru ve Eğri Yolu bir ve Aynı’dır. İyi’yle Kötü aynı Şey’dir. Hekimler kesip dağlayıp üstelik Karşılığını isterler, sanki Hastalıklar  bunu Bedava yapmıyorlarmış gibi. Zaman, oynayan, Damataşı süren bir Çocuk’tur. Olduğu yerde kalan hiç bir Şey yoktur. Aynı Irmaklar’a girenlerin üstüne hep başka Sular akar. Aynı Irmaklar’a hem giriyoruz hem girmiyoruz, hem Biziz, hem değiliz. [10]

         ‘Olmak ve Olmamak aynı Anlam’dadır, aynı Şey’dir. Eğer bunlar aynı Şey olmasalardı değişerek birbirleri olmazlardı. Hayat Fırtınası’nda Varlık durmadan Yokluk, Yokluk durmadan Varlık olmaktadır. Evren Var olmakla Yok olmanın Sonsuz’a kadar birbirlerini kovalamasıdır. Herşey, ancak, Karşıtlar’ının Kavgası’ndan doğar. Hava Pyr’in, Pyr Hava’nın Ölümünü içinde taşır. Pyr’te Havalık, Hava’da Ateşlik vardır. Herşey Sonsuz olarak değişmektedir. Olmakla olmamak bulunduğu gibi, olmamakta da olmak vardır.  [11]

         Yaşadığı Dönem’de çok sevilmezdi. Sonraki Biyografi Yazarları da O’nu küçümsediler. 24. Saat Materyalistleri Herakleitos’a Büyük Sevgi duyarlar. O ‘Herşey ancak Karşıtların Kavgası’ndan doğar’ diyor. İşte bu Gerçek Diyalektik’tir. Bu, Karşıtlar’ın  aynı Zamanda, bir Birlik oluşturduğunu söylüyor.

         Kozmogonist Herakleitos’un en Önemli Katkısı Deneyim Dünyası’nın Biçimsel Birliği’ni kavramasıydı, denir. O İnsanlar’ın bir arada Toplumsal Uyum içinde yaşaması gerektiğini de vurguluyordu. İnsanlar’ın Logos’u[12] kavrayamadıkları için Dünya’ya Doğru Biçimde bakamadıklarını ve Düş görürcesine yaşadıklarını ileri sürüyordu. Logos’un en Önemli Dışavrumlar’ından biri ‘Karşıtlar arasındaki Bağlantı’ydı. Sağlık ve Hastalık birbirini tanımlıyordu. İyi ve Kötü, Sıcak ve Soğuk gibi başka Karşıtlar da birbirine bağlıydı.  Diğer yandan tek bir Nesne Farklı Biçimde algılanabilirdi. Deniz Suyu İnsanlar için Zararlı iken Balıklar için Yararlı sayılabilirdi. O böylece Dünya’nın Dağınık-Düzensiz Görünüşünü aşabilecek Şeyler söylüyordu. Ona göre Dünya , Belirli bir yöndeki Değişme’nin, Sonunda buna Karşılık düşen başka Yön’deki bir Değişme’yle dengelendiği Bağdaşık bir Sistem’di. Herşey’in arasında Gizli bir Bağ vardı; Görümüş’te ‘Ayrılma Eğilimi’nde’ olan Şeyler gerçekte ‘Bir araya geliyordu’.

         ‘Pyr’i Herşey’i birleştiren  Arche sayan Herakleitos’a göre Dünya’nın Düzeni ‘Belirli Ölçüler’e göre tutuşup belirli Ölçüler’e göre sönen Sürekli bir Pyr’di. Yakıt, Alev ve Duman’ın yanı sıra Atmosfer’in Üst Tabakası’ndaki Esir’i de Pyr’in ortaya çıktığı Biçimlerden biri olaak Ele aldı. Saf Pyr olan ve Hava’nın bir Bölümü Yağmur olarak Denizler’e, Denizler’in bir Bölümü de Toprağa dönüşüyordu. Aynı anda Dünya’nın her yerinde Eşit Miktar’da Toprak ve Deniz Kütleleri sırasıyla Deniz’e ve Ateş’e dönüşüyorlardı. Bunun Sonucunda oluşan Dinamik Denge Dünya’da Düzenli bir Yapısal Denge’nin korunmasını sağlıyordu. Böylece Değişme’ye karşın Birliğin Korunması’nı Herakleitos Yaşam ile Irmak arasındaki ünlü benzetmesinde söyler. Daha sonra Platon bu Öğreti’yi Duyular’a, nasıl gözükürse gözüksün Herşey’in Sürekli bir Akış içinde olduğu biçiminde yorumladı.

        

 

         Eserleri:

         -Peri Physeos (Doğa Üstüne), Bu Eser’den kalan Parçalar Hermann Diels Tarafından toplanmış ve Die Fragmente der Vorsokratiker Adlı Eserinde yayınlandı. Yine Bazı Parçaları Walter Kranz’ın Antik Felsefe [13] Adıyla çevrilen Eser’inde yer alır. Hermann Diels in  Herakleitos von Ephesos Adlı Eserinde  bu Parçalar’ın Almanca Çevirileri’yle birlikte  Grekçe Asılları da yayınlandı. Henri Etienne’in Poesis Philosophica’sında bu Parçalar’la birlikte Herakleitos’a ait oldukları sanılan birçok Mektuplar yer alır.  J. Bywater de 1877 de Oxford’da yayınladığı Heracliti Ephesii de O’ndan kalan Bütün Parçaları vermektedir.

 

       Bibliyografya:

         -*Anabritannica[14] ,

-Batı Felsefesi Tarihi, B.Russell, [15]

         -Die Philosophie des Heraklit, Pfleidere, [16]

         -Die Philosophie Herakleitos und Zoroaster, Lassalle, [17]

         -Felsefe Tarihi, Macit Gökberk, [18]

         -Felsefe Tarihi, Weber, [19]

         -Filozoflar Ansiklopedisi, Cemil Sena,[20]

         -Hellen-Latin Eskiçağ Bilgisi, Hense-Leonard, [21]

         -Heracleitos und die Orphiker, Nestle, [22]

         -Heraclit von Ephesus, Schuster, [23]

         -Heraclit, Aurobindo, [24]

         -Heraclitus von Ephesos, H.Diels, [25]

-Herakleitos von Ephesa, H. Gomperz, [26]

-Materyalist Felsefe Sözlüğü, Yudin ve Rosental, [27]

         -Zu Herakleits Lehre, Gomperz, [28]

 

 


[1]            The Dark

[2]            Hegel'e bak.

[3]            Gr. Pyr

[4]            Doğa, B50, 10, 84a

[5]            Savaş

[6]            Doğa, B91, 67,88,62,126,8,54,51,48, 80, 53,125

[7]            Doğa, B 101

[8]            Herakleitos bu sözle  bilgisizleri dile getiriyor, Nietschche O’nun bu deyimini pek çokluk yapmıştır)

[9]            Doğa, B1, 113, 2A, 16B, 114, 72, 86, 17, 28, 19, 34

[10]           Doğa, B 103, 59, 60,58,42, A 6, C5, B12, 49a

[11]           Bak Hegel, Marx

[12]           her şeyi birbirine bağlayan ve bütün doğal olayların gerçekleşmesini sağlayan evrensel ilke

[13]           1948, İÜEFY

[14]           c10.sh.592.

[15]           ç.Muammer Sencer, c.1, s.91, 110,

[16]           1886,Pfleidere,

[17]           1859,Lassalle,

[18]           1980,İst, Remzi Kit, s.14,25,26,33,37,43,55,82,104, 250, 329,

[19]           ç.Vehbi Eralp, 1949,İst, s.17-29,

[20]           İst, Remzi Kit, C II, s.79

[21]           ç.Suat Yakub Baydur, c.1, s.84

[22]           1905,

[23]           1873,Schuster,

[24]           1949,Lyron,

[25]           1909,Berlin, 2.bas.

[26]           1939,Athenes,

[27]           ç.Aziz Çalışlar, s.203

[28]           1887,