Sophokles

MÖ 495-404

 

Tragedya Yazarları)

 

MÖ 495-405  Sophokles  Trajedi Yazarı
MÖ 480-406  Euripides      Trajedi Yazarı
MÖ 447-400   Agathon, Atina’lı       Ozan
MÖ 445-385  Aristophanes  Komedi Yazarı

 

       

         Grek Düşünürü.. Atina’nın 2.Büyük Trajedi Yazarı’dır. (1. Aiskhylos, 3. Euripides (480-406).

            Filosofi’nin hem Yolgöstericisi hem de İzleyicisi olarak Filosofi Sözlükleri’nde Adı yer alır. Trajedyalar’ı İnsan’ı, Tanrı Karşısında Küçük ve Önemsiz olarak  yansıtır. Eudaimonia[1]  , gerek yaşarken ve gerek öldükten sonra Din’e inanmak ve ona Boyun eğmekle gerçekleşir. Bu nedenle Sophokles Sofistler’in  Aydınlanma Ruhu’na Öfke’yle Karşı çıkan biri olarak anılır.

            Antigone Trajetyası’nı yazdı. Burda Para Konusu’nda şöyle yazar:

’Çünkü İnsanoğlu’nun hiçbir İcadı Para kadar Fesat Verici değildir. Ülkeler’i Harap ve Yerle bir eden odur. Dessaslığı öğreterek Mertliği bozar ve böylece Soylu Ruhlar’ı Kötülüğün İğrenç Yolları’na saptırır. İnsanlar’ı her Türlü Hile’ye başvurtur ve onlara her Günah’ı işletir.’

Olayı Kadercilik Açısından görüyordu. Erdemli Antigone Ölüm’ü küçümseyerek Görev’ini yerine getirecek, Erdemliler’in gerektirdiği Yolda yürüyecekti. Toplum’un Sesi olan Koro, 'Ölümlüler Alınlarına yazılmış olan Felaketler’den asla kaçıp kurtulamazlar' diyordu. Antigone de Alnına yazılmış olan’dan kurtulamayacak, ' Tanrıların katında Şerefli olan' a ulaşacaktı.

            Olay’da Oidipus, Babası Laios'u bilmeyerek öldürmüş, Thebai Kenti’ne Kral olmuştu. Yine bilmeyerek evlendiği Anası İokaste'den İki Kız (Antigone, ), iki Oğlan (Eteokles,Polyneikes) Çocuğu doğdu. Babasını öldürüp Ana’sıyla evlendiğini öğrenince Gözler’ine Mil çekerek kendisini cezalandırdı. Kör bir Kral Çevresindekiler’in, Çocukları’nın Oyuncağı oldu. Oğlu’yla evlendiğini öğrenen İokaste kendini astı. Oğullar’ı Babalar’ına çektirdiler. Krallığı bırakarak Ana’sından peydahladığı Kızı Antigone'yle beraber Kolonnas'a gitmek Zorunda kaldı. Oysa ölmeden önce Oğullar’ına ilenecek, birbirlerinin Kan’ına girmelerini dileyecekti. Birer Yıllık Arayla Thebai Tahtı’nı paylaşan Oğullar’ından Eteokles, Krallığı, süresi gelen Polyneikes'e bırakmak istemedi. Polyneikes, Argos'a kaçtı. Argos Kralı’nın Kızı’yla evlenerek Kayınbabası’nın Yardımını sağladı. Argos Ordusu’yla Thebai Kenti’ne yürüdü. Savaş, Argoslular’ın Bozgun’uyla bitti ama, iki Kardeş de birbirlerini öldürdüler. Thebai Krallığı’nı Eline alan Dayıları(yani hem Anneleri hem de Annanneleri olan Kadın’ın Biraderi) Kreon, Eteokles'i Tören’le gömdürdü, Yabancı bir Ordu’yu kendi Ülkesine saldırdığından  dolayı Vatan Haini saydığı Polyneikes'iyse Kurtlar’a Kuşlar’a bıraktı, O’nu gömmeye yeltenecek olanı da Ölüm’le cezalandıracağını bildirdi.

            Antigone Hain Kardeşi Polyneikes’i gömmek ister. Yeni Kral Dayısı Kreon'un oğlu Haimon'la Nişanlı’dır, O’nu sevmektedir. Toplum Kaypak, Güçlüğe karşı Ezik’tir. Koro ' Ölüler’e Saygı bizi yükseltir ama, Güçlüler’in Gücü’nü hor görmek de Doğru değildir' demektedir. Oysa Antigone'nin Kaderi yine Koro’nun söylediği gibi 'Alnına yazılmış'tır, bundan 'kaçıp kurtulunmaz.' Antigone Erdemler’inin gerektirdiği Görevini yerine getirecek, Kardeşi Polyneikes’i gömecek, Dayısı Kreon'un da Emriyle diri diri gömülecektir. Kader, bütün Yollar’ı çizmiştir. Kral Kreon'un da 'Alnına yazılmış olanlar' vardır. Nişanlı’sının Acısı’na dayanamayan Oğlu Haimon, kendisini öldürecek, Oğlunun Acısına dayanamayan Karısı Kraliçe Eurydike de Oğlu’nun Yolundan gidecektir. Bütün bunlardan Kreon'un çıkardığı Sonuç şudur: ' Acaba en iyisi yerleşmiş Gelenekler’e, Kanunlar’a Ömrümüzce uymak değil miydi?' Toplum da Koro’nun Ağzıyla şu Yargı’ya varmaktadır: ' Ey İnsan.. Temkinli bir Akıl, Mutluluğun ilk Gereği’dir.'

            Sophokles'e göre Erdem, Temkinli Akl’ın Sonucudur. Temkinli Akıl’sa Yerleşmiş Gelenekler’e, Kanunlar’a Uymayı emreder. Antigone, bu Yerleşmiş Gelenekler’e, Kanunlar’a uyduğu için Erdemli’dir. Alın Yazısı da Seçilen Yol’a göre değişir; şu yolu seçerseniz başka, bu Yolu seçerseniz başkadır. Oysa, Temkinli akıl seçilecek yol’u göstermektedir. ‘

            Whitehead şöyle yazar: ‘ Bilimsel Düşünüş’ün Ataları Eski Atina’nın Aiskhylos, Sophokles ve Euripides (ö. MÖ 406) gibi Büyük Trajedi Yazarları’dır. Onların Trajediler’inde bir Olayı kaçınılması  İmkansız Sonuçlar’a götüren Kadercilik vardır. Bu Kader anlayışı Bugünün Bilimsel Düşüncesi’ndeki Kader, günümüz Düşüncesi’ndeki Doğa Düzeni’dir.’[2]

 

 

 


[1]           Mutluluk

[2]           /Science and the Modern World s.12